Kültür-SanatGoygoy

Komplo Teorileri, insanları neden bu kadar çabuk etkiliyor!

Bir dönem İllüminati, Rothschild Ailesi vardı, şimdi de COVID-19’a karşı geliştirilen aşılar… Anlaşılan o ki insanlık var olduğu sürece komplo teorileri hayatlarımızda hep olacak. Peki neden inanıyoruz bunlara?

Covid-19 pandemisi ile birlikte komplo teorileri yaygınlaşıyor. Dünyanın satanist pedofiller tarafından yönetildiği veya koronavirüsün 5g teknolojisi tarafından yayıldığı fikri gibi fikirleri garipseyen bizler için birinin bunlara neden inandığını anlamak oldukça zordur. Bununla birlikte, psikoloji araştırmacıları temel algısal süreçlerden duygusal sorunlara kadar bir dizi açıklayıcı faktörü ortaya çıkarmışlardır.

Örneğin; hepimiz zaman zaman bulutlardaki siluetler gibi yanıltıcı şeyler görebiliriz. Vrije universiteit amsterdam’ın yürüttüğü bir araştırmada komplo teorilerine inanlar arasında bu eğilimin daha yaygın olduğunu göstermiştir. Bu komplo teorilerine inanların bizlerin göremediği bazı bağlantıları görebildiğini göstermiştir.

Tabii ki bir çok komplo teorisi temelde kusurlu bir mantığa dayanan ve gerçek dışı iddialarda bulunmaktadır. Bunlara inananların bağlantıları görme yetileri yüksek olsa da çılgın teorilerinde göze batan açıkları görmelerine sebep olacak eğitime sahip olma ve eleştirel düşünme becerilerine sahip olma olasılıkları da bir o kadar düşüktür.

Aynı zamanda komplo teorilerine inananlar entelektüel yeterlilikleri konusunda şişirilmiş duygulara sahiptir. Atlanta’daki emory university’den scott lilienfeld’in yürüttüğü araştırma komplo teorilerine inanların “entelektüel alçakgönüllülük” konusunda oldukça düşük bir eğilime sahip olduğunu göstermiştir.

Cehalet, temelsiz ve aşırı özgüven ile birleştiğinde doğrulanmamış inançların yerleşmesi için verimli bir zemin yaratmaktadır.

Komplo Teorileri insanları nasıl etkiliyor!


Komplo teorilerine inanmanın güçlü bir duygusal dayanağı da bulunmaktadır. Bu da bizlere bu teorilere inananları ikna etmenin neden bu kadar zor olabildiğini açıklamaya yardımcı olmaktadır. Yapılan araştırmaya göre geniş çapta itibarsızlaştırılan bir teoriye inanmak ve kendini ona inanan bir topluluğun parçası olarak görmek bazı insanların kendini özel hissetme ihtiyaçlarını karşılamaya yardımcı olmaktadır.

Ek olarak araştırmalar komplo teorilerine inanların anksiyeteye daha yatkın olduklarını, kontrolden yoksun oldukları duygusuna (başkaları tarafından bu kadar inançla yayılan komplo teorisine inanınca hafifleyen duygular.) sahip olduklarını göstermiştir.

Kaynaktan bağımsız olarak yorumlamam gerekirse; komplo teorisine inanları ikna etmeye çalışmak tamamen vakit kaybıdır. Kendilerinde eksik olan eğitim, bilgi gibi şeyleri kulaktan dolma bilgiler ve aşırı özgüven (cahil cesareti) ile harmanlayıp deli saçması şeyleri yayarak kendilerini toplumdan üstün görmeye çalışmaktalar.

Bu problemin çözülmesi için okul öncesi ve okuldaki eğitim ve kişisel gelişim (o zırva kişisel gelişim kitaplarından bahsetmiyorum tabii) gibi konuların en baştan değerlendirilmesi gerekiyor.

atıf yapılan makaleler ve kaynaklar

KAYNAK

Elon Musk, Bitcoin kurucusu Satoshi Nakamoto gizemini çözdü!

Bir cevap yazın

E-posta hesabınız yayımlanmayacak.

19 + 15 =

%d blogcu bunu beğendi: